Vizesiz Ülkelere Yenileri Ekleniyor!
Hepimizin zaman zaman içinden geçiyor ilk uçağa bilet alıp hemen çantamızı hazırlayıp olduğumuz yerden biraz uzaklaşmak. Gerçi bizi tutan bir şey de yok ama ah şu vize olmasa! Tabii bu derdin devası da vizesiz ülkeler. Avrupa Birliği ve Türkiye’nin imzaladığı anlaşmaya göre bu ülkelere yenilerinin eklenmesi de yakın! Anlaşma şartlarının tamamı sağlanırsa Türk vatandaşları Schengen ülkelerine Haziran ayından itibaren vizesiz gidecek!
Peki nedir bu Schengen vizesi? Avrupa’yı keşfetmeyi dört gözle bekleyenler niçin Haziran ayı için sabırsızlanıyor? Hemen açıklayalım… 1985 yılında Lüksemburg’un Schengen kasabasında imzalanan bu anlaşmaya göre, anlaşmayı imzalayan Avrupa ülkeleri vatandaşları vizeye ihtiyaç olmaksızın bu ülkeler arasında giriş çıkış yapabiliyor. (İrlanda ve Birleşik Krallık Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen bu anlaşmayı imzalamak istememişlerdir yani evet, bu iki ülkeye girerken yine vize şart!) Durum böyle olunca 26 Schengen ülkesine vizesiz olarak gidip gezebileceğiz. İnsanlık tarihinde önemli olan mimari eserleri, sanatsal yapıları ve kültürleri vizeye ihtiyaç duymadan gidip görebileceğiz.
Peki, Haziran ayından itibaren gidip görebileceğimiz Schengen ülkeleri hangileridir? Bu ülkelerin adını duyunca aklımıza ilk gelenler nelerdir? Siz tatil planlarınızı yapmaya şimdiden başlayın, biz sıralayalım!
Almanya: Disipliniyle, yeşil alanlarıyla, mimari yapılarıyla sizi kendine bağlayacak olan ve ayrılmak istemeyeceğiniz bir ülke haline gelecek Almanya’da –Türk nüfus düşünüldüğünde- yabancılık da çekmeyeceğiniz kesin.
Avusturya: Çocukluğumuzdan beri tarih kitaplarından çokça adını duyduğumuz Avusturya’nın hangi yapısını söylesek diğerine ayıp olur. İhtişamlı mimari eserleriyle ülke sizi büyüleyecek.
Belçika: Sadece ülkenin başkenti Brüksel değil, birçok Belçika şehri tarih kokuyor! Orta Çağ’ın izlerini taşıyan Belçika’nın renkli sokakları bile yeter!
Çek Cumhuriyeti: Ülke müzelerin kapalı alanlar olması gerekmediğinin altını attığınız her adımda bir kez daha çizecek. Çek Cumhuriyeti; heykelleri, bozulmayan tarihi eserleriyle unutulmaz bir deneyim yaşatmaya hazır.
Danimarka: Tarihi birikimi, düzenli yapısı, yeşil alanları sayesinde Danimarka’dan etkilenmemek mümkün değil. Bir İskandinavya ülkesi olduğu için soğuk olduğunu da hatırlatalım tabii.
Estonya: Diğer Avrupa ülkelerine nazaran daha ekonomik bir tatil yapmanızı sağlayan Estonya’da da geçmişin izleri her yerde! Ülke, Baltık Denizi manzarasıyla da etkileyiciliğine etkileyicilik katıyor!
Finlandiya: Ülkeye “festivalsever” desek abartmış olmayız. Etkinlik sevenlerin cenneti Finlandiya’nın kuzey bölümünde kış aylarında güneşin doğmadığını, yaz aylarında ise hiç batmadığını belirtelim. Dikkat; insomnia tehlikesi!
Fransa: Her kenti farklı bir hikaye olan Fransa’yı anlatmaya kelimeler yetmiyor. Sanat ülkelerinden biri olan Fransa’yı anlatmak zor, yaşamak lazım!
Hollanda: Müzeleri ve eğlence anlayışıyla bilinen ve dünyanın en fazla turist çeken ülkelerinden olan Hollanda, mutlaka görülmesi ve gitmişken bisiklet turu yapılması gereken bir ülke.
İspanya: Kültürüyle, enerjisiyle adını çokça duyduğumuz İspanya’ya gidip eğlencenin doruklarına çıkabilirsiniz. Bu ülke yaşamaya değer!
İsveç: Gökyüzünde renklerin, sokaklarda ise mimari eserlerin birbirleriyle dans ettiği İsveç, kültürü ve düzeniyle adından söz ettiriyor. Özellikle başkent Stockholm’de kış mevsimi ayrı güzel!
İsviçre: Denizi kıyısı olmayan ve Alp Dağları’yla dost bu ülkede kayak turizmi oldukça önemli. Her zevke göre gidebilecek festival bulabileceğiniz bu şehirde çikolata yemeden tabii ki dönülmez.
İtalya: Rönesans’ın başladığı ülke olan ve birçok eseri her adımda karşınıza çıkaracak İtalya birkaç günde sindirilebilecek bir ülke değil elbette. Roma, Milano, Venedik, Floransa… Şimdiden İtalya tatilinizi uzun planlamanızı öneririz.
İzlanda: Avrupa ve Amerika kıtalarının ayrılmasıyla meydana gelmiş bir ülke olan İzlanda sırf bu nedenle bile görülmeye değer. Ana adanın dışında birçok adacığın da bulunduğu ülkenin epey soğuk olduğunu not düşelim.
Letonya: Gri, puslu havası birbirinden değerli mimari eserleriyle aklınıza kazanacak bu şehir masallardan kopma bir tatil sunma potansiyeline sahip.
Lihtenşyan: Dünyanın 6. en küçük ülkesi olan Lihtenşyan’da kendinizi rüyada gibi hissetmeniz mümkün. Şirin evleriyle aklınıza kazanacak ülke özellikle kış sporu sevdalıları için oldukça uygun.
Litvanya: Düzeniyle ve doğasıyla huzur verici bu ülke, Baltık Denizi’nin üç ülkesinden biri. Soğuk kış günlerini pek sevmiyorsanız ülkeye yaz aylarında gitmeyi tercih edebilirsiniz.
Lüksemburg: Avrupa’nın kalbinde yer alan ve tarih boyunca önemli bir yer edinmiş Lüksemburg, geçmişle bugünü birleştiren ufacık ve çok uluslu bir ülke.
Macaristan: Macaristan’ı sevmek için bir bakışınız yetecek. Özellikle Tuna Nehri ve görkemli yapıların oluşturduğu Budapeşte manzarasının tadı ayrı!
Malta: Tarihi ada olarak da adlandırılabilecek Malta; en eski tapınakları, keyif verici manzarasıyla anılıyor. Akdeniz iklimi de cabası…
Norveç: Yılın büyük bölümü bembeyaz olan Norveç heykelleriyle, müzeleriyle ve tabii ki doğa harikalarıyla görülmeye değer. Temmuz, ağustos ayları ise ülkeye gidilebilecek en uygun aylar. Tabii kışı Norveç’te yaşamak istiyorsanız o ayrı.
Polonya: Değişken iklimli, bol festivalli Baltık Denizi güzeli desek akla hemen Polonya gelir. Hem tarihi bir gezi hem de eğlenceye doymak istiyorsanız rotanız belli demektir.
Portekiz: Porto, Lizbon, Sintra… Avrupa’nın sessiz ama bir o kadar da çekici ülkesi Portekiz’in renkli sokaklarında olmak bile kendinizi iyi hissetmeye yetecek.
Slovakya: Sovyet etkilerinin hala çokça görüldüğü bu ülkede sokaklarda birbirinden ilginç heykeller görmeniz mümkün. Sokaklarda gezerken ise kendinizi bir filmin içinde hissedebilirsiniz.
Slovenya: Avrupa’nın en güvenli ülkelerinden biri olan Slovenya sokaklarında huzur bulacağınız kesin. Özellikle Ljubljana’daki Göller Bölgesi huzurun açık adresi.
Yunanistan: Antik çağları günümüze kadar getiren, tarih boyunca önemli bir yeri olan Yunanistan, hem yakın hem de vizesiz olunca gidip görmek şart oluyor!