Ben hangisiyim?
Bencillik kavramını ve ona bağlı olarak düşündüğüm birey olmayı değerlendirirken içine düştüğümüz bir çelişkiyi fark ettim.
Hemen her dönemde gündeme gelmiş, tartışılmış ve farklı şekillerde değerlendirilmiş bu konuda, bir kavram kargaşası yaşandığına inanıyorum.
Bencillik kavramını ve ona bağlı olarak düşündüğüm birey olmayı değerlendirirken içine düştüğümüz bir çelişkiyi fark ettim.
Hemen her dönemde gündeme gelmiş, tartışılmış ve farklı şekillerde değerlendirilmiş bu konuda, bir kavram kargaşası yaşandığına inanıyorum.
Konuyu biraz ayrıntılı olarak ele aldığımda ise bu kargaşanın bilinçli olarak yaratıldığı sonucuna varmak mümkün.
“Bencil” kelimesi kısaca ve kabaca; kendinden yana olma anlamında kullanılmalıdır ve bu anlamıyla beni rahatsız eden bir kelime değildir.
Çünkü ben, normal bir insanın kendisi varken başkasından yana olabileceğine inanmadığım gibi doğru da bulmam.
Genel kanı olarak bilinen anlamı ise uyanıklık ve çıkarcılıktır.
Bu kanı; “ ben” olmadan “biz” olma anlayışıdır ve samimi olmadığı gibi gerçekçi de değildir.
Bencil dediklerimiz kendi haklarını savunan ve bunu başkasına emanet etmeyen insanlardır.
Bu nedenle de başkasının hakkına el uzatmayı yanlış bulur.
Kendisi için çalışıp üretirken kendi doğrularını oluşturur.
Sevdiği her şeyi, kendisinin mutluluk kaynağı olduğunu bilir.
“Bencil” diyerek suçladığımız insan aslında, kalabalıktan biri olarak yaşamayı reddetmiş özgür bir bireydir.
Peki, bencil olmayanlar kim?
Öğrenmeyi, çalışmayı ve üretmeyi sevmeyenler mi?
Senin için saçımı süpürge ettim, ömrümü bitirdin diye yakınanlar mı?
Çevresindeki dostları için yaptıkları iyilikleri her gün tekrar eden ama onlardan aldıklarını hatırlamayanlar mı?
Yoksa birey olmayı başaramamış ve bu nedenle de köle ya da kul olmuş kalabalıklar mı?
İnsan ilişkilerini irdelerken bu ilişkileri kimin bozduğuna yeniden bakmak gerekir.
Sevgiyi bilmeyene sevgiyi, vermeyi bilmeyene, vermenin mutluluk kaynağı olduğunu, mutluluğu tatmamış birine bunun tadını öğretmek mümkün mü?
Bu konuda düşünen herkesin, ortak önerisi: Göstererek Öğretmek.
Sevmeyi bilmeyen insanı, daha çok sevmek, vermeyi bilmeyen insana daha çok vermek gerektiğini söylüyorlar.
Burada iki tip insandan söz etmek mümkün.
İlki, başkalarına bir şeyler verebilecek insanlar ve ikincisi de bu insanlardan öğrenen ve büyüyen insanlar.
“Bencil” kelimesine yeni anlamlar yüklemeden ve küfür gibi kullanmadan önce,
Belki de “Ben hangisiyim? “ diye sormak gerekir.