“DANDİK” BAŞKAN

Başkan Cingil´in 2009´da yapılan yerel seçime kadar bilindik bir tavrı vardı. Cingil istisnasız her meclis toplantısının ardından bir basın toplantısı düzenler aklına gelen gelmeyen her kişiye, her kuruma çatar, içini boşaltırdı.

Cingil bu alışkanlığını 29 Mart 2009´daki seçimde oluşan yeni belediye meclisi ve muhalefetin nispeten daha güçlü bir görünüm sergilemesi karşısında uzunca bir süre rafa kaldırmak zorunda kaldı.
Kendisini, iktidarıyla, muhalefetiyle her şeyin oy birliğiyle kabul edildiği 2009 öncesi belediye meclisinde sanan Cingil, yeni mecliste 4 MHP´li ve 3 CHP´li üyeyle temsil edilen muhalefet karşısında bir süre uysallaşmıştı.
Yine de 2009 sonrası oluşan mecliste baltayı taşa vurduğu da çok oldu.
Cingil´in MHP´li bir meclis üyesinin kardeşini işe almış olmakla övünmeye çalıştığı bir meclis toplantısında, söz konusu meclis üyesinin vereceği tepkiyi hesap edememiş, hak ettiği tepkiyi hatta fazlasını görmüştü.
Benzer gerilimler sonraki meclis oturumlarında da tekrarlanmış hatta meclis salonundan sokağa taşan yüksek gerilimli toplantılara şahit olmuştuk.
Ve “Reis Bey” birden bire kardeşlikten, hemşerilikten ve yüz yüze bakar olmaktan bahseden konuşmalar yapmaya başlamıştı.
Ancak ne yazık ki Cingil bu tarzı benimseyemedi. Külhanbeyi tavırlarını raftan indirmesi uzun sürmedi. Meclisteki muhalefetin zayıflamaya, yorgunluk belirtileri göstermeye başlamasıyla birlikte Cingil, ele aldığı konulardaki tartısız üslubuna geri döndü.

***

Örneğin geçtiğimiz meclis toplantısında Cingil´e Yenişehir Belediyesi Zabıta Ekiplerinin, başıboş dolaşan 12 adet sokak köpeğini toplayarak, hayvan kliniğine sevk edilmesi hakkında bir soru yöneltiliyor.
Cingil soruya cevap veriyor vermesine ancak cevabı her zamanki gibi kırıp dökmek, yıpratmak ve haklıyı haksız çıkartmak üzerine kurguluyor.
12 Adet başıboş sokak köpeğinin belediye ekiplerince toplatılarak Bursa´daki Osmangazi Belediyesi´ne ait tedavi merkezine gönderildiğini doğrulayan Cingil, “Yenişehir Belediyesi olarak hayvan haklarına her zaman riayet ediyoruz. Hayvan öyle karşıdan sevilmez” diyerek başlıyor anlatmaya.
“Ancak” diyor Cingil; “Yenişehir´de bazı sözde hayvan severler bizim hayvanlarla yaptığımız yardımlarla “Ti” geçiyorlar. Hayvan uzaktan sevilmez, bunlar hayvanları uzaktan seven, Dandik hayvan severlerdir. İnsan bir teşekkür eder. Bizim kimseyle sorunumuz yok. Herkesle ortak çalışma yaparız. Ancak bu sözde hayvan severler, şikâyet etmekten başka bir iş yapmıyorlar. Şikâyet etmeyi bırakıp ortak çalışma yapmayı deneseler, güzel çalışmalara imza atabiliriz”…
Sonra da ekliyor,
”Gerçek hayvan severlik, Bursa´daki hayvan severlerin yaptığı gibi olmalı. Geçtiğimiz günlerde Yenişehir Koyunhisar köyü yakınlarında araba çarpması sonucu yaralanmış bir sokak köpeği, Yenişehir Belediyesi Zabıta ve İtfaiye Ekiplerimizin çabaları ile donmaktan kurtarıldı. Bu haberi duyan Bursa Hayvan Sevenler Derneği üyeleri ise hiç vakit geçirmeden köpeğin bulunduğu yere gelip müdahalede bulundular ve köpeği tedavi için Uludağ Üniversitesi´ne götürdüler. İşte, gerçek hayvan severlik böyle olmalı.”
Yenişehir Belediyesi´nin Sokak hayvanlarıyla ilgili sorumsuz politikalarını yakından takip etmesem Cingil´in açıklamalarına ben bile inanırdım. Hatta Bursa´da Başkan´ın söz ettiği isimde bir derneğin olmadığı da ayrı bir konu…
Ayrıca, Cingil´in Dandik hayvan severler diye tanımladığı Yenişehir Doğal Hayatı ve Hayvanları Koruma Derneği (YEDOHA) üyelerinin Yenişehir´de yıllardır zehirli iğneyle öldürülen, sokak hayvanları için nasıl mücadele verdiğini, suç sayılan bu uygulamayla ilgili hangi hukuksal yolları denediğini çok iyi biliyorum. Çocuklara hayvan sevgisini aşılamak amacıyla yaptıkları etkinlikleri çok iyi biliyorum. Derneğin hiçbir maddi kaygısı olmayan üyelerinin ceplerinden para harcayarak hayvanların tedavilerini üstlendiğini de biliyorum.
Ve daha da önemlisi o Derneğin üyelerinin defalarca hayvan barınağı ve bakım evi çalışması, beslenme odağı çalışması, hayvanların kontrolsüz çoğalmasının önüne geçilmesi için çalışma teklif ve önerileriyle başkanın kapısını çaldığını da biliyorum.
Eğer Dandik hayvan severler diye tanımladığınız kişilerle ortak çalışma imkânınız oluşmadıysa bunu sizin vurdumduymaz tavırlarınızdan ve Yenişehir Belediyesi´nin yasaların gerektirdiği türde bir barınağı yapmak için gerekli kaynağı olmayan ufak bir kasaba belediyesi olmasından kaynaklandığını düşünüyorum.

***

Sayın Başkan,
Sizin o Dandik hayvan severler dediğiniz insanlar bugüne kadar birçok sokak köpeğini Bursa´daki belediyelerin desteğiyle tedavi merkezlerine gönderdi. Ve bunların hiçbirinde sizin gibi sayfa sayfa reklam yapmadı. Sizin asli göreviniz sokak hayvanlarını bir arabaya toplayıp Bursa´ya göndermek değildir. O işin çaresizlik kısmıdır. Bununla gurur duyamazsınız.
Yapmanız gereken, Yenişehir´deki başıboş hayvan sorununu çözmek, bu konuda, Bursa´daki Belediyeleri örnek almaktır.
Son günlerde dilinizden düşürmediğiniz 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile belediyelere geçici bakımevi açma zorunluluğunun getirildiğini siz de çok iyi biliyorsunuz.
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü´nün yapılan şikayet üzerine Yenişehir´de başlattığı incelemede üzerinde “Kısırlaştırma Merkezi” tabelasından başka bir şey bulunmayan yerin hayvan barınağı olmadığı ve Yenişehir Belediyesi veterinerinin mesleği dışındaki işlerde çalıştığı, hekimlik yapabilmesi için tıbbi ve teknik donanımının olmadığını tespit ettiğini de…
Eğer bugün teşekkür edilmesi gereken birileri varsa o da YEDOHA üyeleridir ki Yenişehir Belediyesi´ni Sokak hayvanlarını yok etmek yerine Bursa´daki barınaklara nakletmeyi tercih eder duruma getirmiştir. Bu sizin yönetiminizdeki bir belediye için muazzam bir gelişmedir.
Unutmayın,
Hayvan severin görevini yapmayanı Dandik hayvan sever olursa,
Başkanın görevini yapmayanı da “Dandik Başkan” olur.
Bırakın kimin Dandik olduğuna halk karar versin…