Hafta içinde Olay Gazetesi´nde Yusuf Kayışoğlu´nun “İşçi transfer eden ilçenin büyük hazırlığı” başlıklı bir yazısı yayınlandı.
Kayışoğlu yazısında AKP´nin İnegöllü Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin´in ağzından İnegöl´de işsizlik olmadığını ve İnegöl´ün çevre ilçelerden çalıştırmak üzere işçi transfer ettiğini yazdı.
Hüseyin Şahin demiş ki; “Yenişehir Belediye Başkanı Bülent Hamdi Cingil ilçesindeki işsizleri bize yönlendiriyor, işbirliği içerisindeyiz…”
Şahin daha çiçeği burnunda bir milletvekili. Böyle nutuklar atmayı seviyor…
Hatırlatmış olalım;
Kendisi seçimden önce de Bülent Cingil´le kafa kafaya verip “BMW´yi Yenişehir´de yatırım yapması için davet ettik” demişti.
Aradan aylar geçmesine rağmen seçimden sonra konuyla ilgili tek bir açıklaması yok…
Çevre ilçelerden İnegöl´e işçi transfer ediyoruz diyen “Siyasetçi Şahin”, İnegöl´de 2007-2010 yılları arasında 9 bin 548 kişinin işsizlik maaşı için başvuruda bulunduğunu 2011 yılının ilk 7 ayında ise bu sayının bin 82 olduğunu biliyor mu acaba?
Ya da İnegöl´de asgari ücretin üzerinde maaş aldığı halde asgari ücret üzerinden sigortalı gösterilen, sigortasız çalıştırılan, fazla çalıştırılan, ek mesaileri ödenmeyen binlerce işçinin olduğunu hiç araştırmış mı?
Şahin İnegöl´de işsizliğin olmadığını ve eksi rakamlara düştüğünü söylüyor. Yazarımız Yusuf Kayışoğlu da Şahin´in dediklerini aynen köşesine aktarıyor…
Ortada yıllardır ciddi bir problem var. Ne yazık ki Bursa´nın en çok takip edilen yazarları diye bildiğimiz Yusuf Kayışoğlu ve Ahmet Emin Yılmaz gibi isimler “Tatlı su yazarlığı” ekolünü temsil ediyorlar. İsmini saymadığımız bazı yazarlar da bu ekolü takip ediyorlar…
Adına gazetecilik ve yazarlık dedikleri şeyi, bir politikacıyla sohbet edip konuşulanları aynen yazıya aktarmak olarak görüyorlar. Sorgulama yok, araştırma yok, eleştirme yok…
“Hüseyin Şahin İnegöl´de işsizlik yok dedi ama rakamlar tersini gösteriyor” şeklinde bir paragraf zaten yok…
Yaptıkları tek şey “Hüseyin bunu dedi, Mehmet şunu dedi, Hasan şunu ekledi, İsmail böyle konuştu, Ali şu müjdeyi verdi” tarzı cümleler etrafında yazılarını kurgulamak. Hal böyle olunca yazıların haber metninden farkı kalmıyor elbette.
Ahmet Emin Yılmaz Bursa´da duayen olarak adlandırılıyor. Yusuf Kayışoğlu da önemli bir isme sahip. İstedikleri politikacıyla görüşüp yorum alabilme gücüne sahipler. Hatta birçok politikacının onlara ulaşıp bilgi verdiğini de biliyoruz.
Yapılan bir açıklamayı aynen köşelerine taşıma tarzının kendilerini “Duyuru Panosu”ndan farksız bir hale soktuğunu görüyoruz. Bunun bilincinde olan politikacılar da duyurularının birer marka olarak gördükleri bu isimler tarafından yapılmasına sıcak bakıyor.
Nasıl olsa söyledikleri her şeyi aynen yazacak, Bursa´nın en prestijli yazarları onlar… Hem de eleştirmeden, sorgulamadan, doğruluğunu araştırmadan.
Adına tarafsızlık mı yoksa çok taraflılık mı denir bilinmez ama bu çizgi belki de suya sabuna dokunmama ve herkesle iyi geçinmenin bir gerekliliğidir…
Başkan Cingil´e de şunu sorsak yanıtını alabilir miyiz acaba? Sayın Cingil bir açıklasanız da öğrensek; Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin´in dediği gibi İnegöl´de çalışması için kaç Yenişehirli´ye aracılık ettiniz. Hüseyin Şahin çevre ilçelerden işçi transfer ediyoruz diyor. Bu durumda siz de o işçilerin menajeri mi oluyorsunuz?
