‘Kadına ve çocuğa yönelik cinsel suçlara af kabul edilemez’
Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Yenişehir Şube Başkanı Serpil Kayar, Koronavirüs bahane edilerek cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı ve kadına yönelik şiddet suçlarının da infaz değişikliği kapsamına alınmasına tepki gösterdi.
Serpil Kayar yaptığı açıklamada, ‘Biz kadınların uzunca bir süredir mücadelesini verdiğimiz, şiddet, taciz ve tecavüz suçlularına uygulanması gereken cezalar ve kadınların güvenli bir yaşam ortamına kavuşabilmesi çabalarımız yine bir karışıklığa getirilerek,vahim sonuçlar yaratacak karanlığa getirilmek istenmektedir.’ ifadelerini kullandı.
Kayar’ın açıklaması şöyle;
“Son günlerde yaşanan Koronavirüs bahane edilerek cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı ve kadına yönelik şiddet suçlarının da infaz değişikliği kapsamına alınması; çocuk istismarı ve tecavüz faili olan ve kadınlara sistematik şiddet uygulayan birçok erkeğin dışarı çıkması, kadın ve çocukların hayatının tehlikeye girmesi anlamına gelmektedir. Daha önce de, özellikle kadına karşı şiddet ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yargılamalarında yanlış uygulanan iyi hal ve haksız tahrik indirimleriyle kısaldıkça kısalan cezaların ,infaz sürelerinde de ciddi oranlarda indirime gidilecek olmasının bedelini yine kadınlar ve çocuklar ödeyecektir. Nitekim infaz süresinde öngörülen bu indirimlerin kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı suçu faillerine cesaret vereceğini ve bu suçu teşvik edeceğini biliyoruz.Bunu kabul etmemiz olanaksızdır.Bu nedenle Ckd olarak da yine tepkimizi göstererek,haklarımızı koruma kararlılığındayız.
CEZA İNFAZ İNDİRİMİ YASA TASARISINDAKİ YANLIŞLAR DÜZELTİLMELİDİR!
Cumhuriyet Kadınları Derneği kadına ve çocuğa yönelik cinsel suçların toplumumuzdan temizlenmesi yönünde ısrarlı ve hassas bir mücadele yürütmekte olup konuyla ilgili tüm gelişmeleri yakından takip etmektedir. Bu bağlamda, 3. Yargı Paketi Yasa Tasarısı içinde, cinsel dokunulmazlığa ilişkin suçların infaz değişikliği kapsamına alınarak 3/4 koşullu salıverilme oranının 2/3’e düşürülmesini kabul edilemez bulmaktayız. Cinsel suçlardaki infaz indirimi tecavüzcüleri, cinsel istismarcıları ve küçük yaşta evlilikleri teşvik etmek demektir. Tasarı yasalaştığı taktirde kadın ve çocuklara yönelik cinsel suç faillerinin hak ettikleri cezayı almayacakları düşüncesi toplumda hakim olacaktır. Hassasiyeti ve önemi nedeniyle çok zaman infialle karşılanan bu konuda hukukun dikkatli adım atmasını öneriyor ve cinsel suçların infaz değişikliği kapsamından çıkarılmasını talep ediyoruz.
Diğer yandan, uyuşturucu bağımlılığına karşı Hayata Tutun/Hayatta Tutun Kampanyasını yürüten ve sorunun boyutlarına doğrudan vakıf olan bir demokratik kitle örgütü olarak, toplumumuzun en büyük yaralarından birisi haline gelen uyuşturucu bağımlılığı kapsamında uyuşturucu veya uyarıcı maddenin imal ve ticareti suçunda infaz indirimine gidilmesinin son derece yanlış olduğunu değerlendiriyoruz.
Cezaevlerindeki doluluk nedeniyle bir süredir üzerinde çalışılan ve Koronavirüs salgını nedeniyle öne alınan ceza infaz indirimlerinde, toplumsal barışımız ve milli beraberliğimiz yönünden titiz bir çalışma yürütülerek, en az bugünümüz kadar yarınımızın da gözetilmesini bekliyoruz.