NAZIM HİKMET’İN BURSA GÜNLERİ SÖYLEŞİSİ
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Yenişehir Şubesi tarafından düzenlenen Nazım Hikmet’in Bursa Günleri söyleşi yoğun ilgi gördü.
Yenişehir Belediyesi Şehit Astsubay Ömer Halisdemir Kültür Merkezi’ndeki söyleşiye Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü şair, araştırmacı yazar Güney Özkılınç konuşmacı olarak katıldı.
Özkılınç, Nazım Hikmet’in şair kişiliği, Bursa Cezaevi yılları ve cezaevindeki arkadaşlarının anılarını anlattı.
Nazım’ın haksız yere yattığı cezaevinde bunalıma girmediğini, hayata küsmediğini vurgulayan Özkılınç, “Ufku geniş bir insan Nazım. Düşüncelerinden ötürü hapishanelerde çürütülüyor. Her şeye rağmen direniyor. Japonya’ya atom bombası atılıyor, şiir yazıyor. Afrika sömürgelerini, Alman faşizmini yazıyor. Kendisi içeride ama düşünceleri dünyanın her yerinde” dedi.
Özkılınç, söyleşisinin ilerleyen bölümlerinde Nazım’ın hapishane dostluklarından örnekler verdi. Cezaevindeki insanları etkileyerek, onları yetiştiren Nazım’ın, bu dostlarının yer aldığı Memleketimden İnsan Manzaralı adlı eserini hazırladığını ifade eden Özkılınç, “Nazım halkını küçümsememiştir. Cezaevinde yatanları değiştirmek için felsefe, tarih, politika ve edebiyat dersleri vermiştir. Cezaevini adeta kültür enstitüsüne çevirmiştir” diye konuştu.
Atatürkçü Düşünce Derneği Yenişehir Şube Başkanı Tayfun Sırman ise, Nazım’ın mücadelesini sahiplenmenin ve geleceğe taşımanın zorunlu bir görev olduğunu vurguladı. Sırman şunları kaydetti: “Ölümünün 55. Yılını geride bıraktığımız büyük şair, büyük yazar Nazım Hikmet’i anmak için buradayız. Yani, defalarca tutuklanmış, hapis yatmış, sürgünler yemiş, şiirleri yasaklanmış yasaklı satırların şairini.Nazım Hikmet Yaşadığı bütün olumsuzluklara rağmen memleket sevgisini yitirmemiş, emek ve bağımsızlık kavgasını sürdürmüştür. Barışa inandığımız için, barış içinde bir dünya istediğimiz için, Nazım Hikmet’i severiz. Ulusumuzun verdiği onurlu kurtuluş mücadelesini ‘Kuvayi Milliye Destanıyla’ ölümsüzleştirdiği için ondan vazgeçmeyiz.Emeği savunduğumuz, sömürünün her türlüsünü reddettiğimiz için o bizim şairimizdir. Bu anlamda Nazım Hikmet’in mücadelesini sahiplenmenin ve geleceğe taşımanın zorunlu bir görev inanıyoruz. İnsanın, emeğin, aşkın, özgürlüğün türküsünü söyleyen Nâzım Hikmet, halkımızın aydınlık savaşçısı olarak onurumuzu ve vicdanımızı temsil etmiştir. Ölümünün 55. yılında kendisini minnetle anıyoruz. Ömrünün 13 yılını Türkiye’deki hapishanelerde geçiren Nazım Hikmet bu 13 yılın 11 yılını da Bursa hapishanesinde geçirdi. Bugün aramızda olan ve Şaire olan hayranlığını, “Kendimi bildim bileli Nazım Hikmet’e hayranım” diye ifade eden Sayın Güney Özkılınç, bizlerle. Kendisi 3 Haziran’da Nazım Hikmet’in mezarı başında gerçekleşen devlet anmasına katılmak üzere Moskova’daydı. Kendisi bizleri kırmayarak dün gece geç saatlerde yurda dönmesine rağmen bizleri onurlandırdı. Kendisine teşekkür ediyorum.”