SÜLEYMANİYE KÖYÜ’NDE KANSERLİ SU BİLMECESİ

Süleymaniye köyünde 6 ay önce içme suyu testi yapan Yenişehir Sağlık Ocağı ekipleri, suda kanserojen maddelerin bulunduğunu ve suyun arsenik oranının yüzde 87´ye yükseldiğini tespit etmiş.
Bu haber üzerine harekete geçen Sağlık Bakanlığı, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü ve İl Özel İdare ekipleri ayrı ayrı yaptıkları testlerden aynı sonuca ulaşmışlar.
Ve köylülere içme suyunun içilmemesi, çamaşır yıkanmaması, hayvanlarına bu sudan içirilmemesi hatta ellerin dahi yıkanmaması için ciddi uyarlarda bulunulmuş.
Konuyla ilgili son açıklama, Bursa İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Çelik´ten geldi.
Çelik, yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve arsenikli kuyunun 10.01.2012 tarihi itibariyle kapatıldığını söyledi.
Hal böyleyken, bu olayı kamuoyuna farklı göstermeye çalışmak ve “Arsenikli Su Haberleri Yalan” başlığı ile haber yapmak, hangi akla hizmet, anlamak mümkün değil.
Geçen hafta gazetemizde, ayrıntılarını verdiğimiz haberde ve yapılan açıklamalarda, eksik bırakılan bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.
Süleymaniye Köyü´nde rutin kontroller sırasında ortaya çıkan bu durum için derhal kuyu kapatılmış ve köylüler konuyla ilgili uyarılmış.
Yani tespitten itibaren oluşabilecek risk engellenmiş.
Ancak, üçer ay bazen de daha geniş aralıklarla yapılan bu tespitlerden hemen önce bu su içme suyu olarak kullanıldı.
Suyun arsenik içerdiği tespit edilip kuyu kapatılıncaya kadar olan sürede herkes bu suyu içti.
Bu su bir gün önce mi bu hale geldi yoksa üç ay önce mi?
Bu süre her ne kadarsa bu sürede ne tür zararlara yol açtı.
Konunun bu yönüyle ilgileneni yok.
Bu su içilmiş, kullanılmış, sonra da sorun tespit edilip su kaynağı kapatılmış.
İyi de bu süre içinde kullanılmış olan bu suyun insan sağlığına verdiği zararlar araştırıldı mı? Sorusunun cevabı yok.
En azından ben öğrenemedim.
Suyun kaynağını kapattık.
Yeni ve temiz bir kaynaktan su veriyoruz.
Köyde su sorunu yok, olursa da Yenişehir Belediyesi su takviyesi yapacak.
Bu cümlelerle izah edilip bitirilen konuyla ilgili geriye dönük olarak değerlendirme yapan, tedbir alan ya da araştırma çabası içinde olan yok.
Bu suyun kullanılmasından kaynaklanan hastalıklar ve ölüm olayları olabilir mi? Sorusunun cevabını verene değil düşünene bile rastlamadım.
Süleymaniye olayı patlak verince Yenişehir kamuoyu kendi içtiği, içmese de kullandığı suyun kalitesini konuşmaya başladı.
Şu anda Yenişehir şebeke suyunun ne kadar sağlıklı olduğunu, insan sağlığına zararlı maddeler içerip içermediğini sorgulamaya başladı.
Yenişehir şebeke suyunda rutin kontroller hangi aralıklarla yapılmaktadır?
Süleymaniye Köyü´nün başına gelenler bizim için de söz konusu olabilir mi?
Bize de kullandığınız suda arsenik var, sakın kullanmayın. Denilebilir mi?
İçmiyoruz ama kullanıyoruz, Yenişehir Belediyesi bu konuda kamuoyuna bilgi vermeli.
Kısaca, sorun, Süleymaniye Köyü´ne özgü değil.
Yenişehir merkezi dahil tüm köylerde benzer bir sorun yaşanabilir.
Ne merkezde ne de köylerimizde, böyle bir sorunun yaşanmayacağına dair inandırıcı açıklamalara ihtiyaç var.
Süleymaniye hepimizi tedirgin etti.

Ters Köşe