Yenişehir’de asayiş berkemal mi?
Yenişehir İlçe Emniyet Müdürü Tuncay Gönültaş Yenişehirli basın mensuplarıyla yemeli bir kahvaltı gerçekleştirmiş. Kahvaltıda Yenişehir’in önemli sorunları konuşulmuş.
Yenişehir’in trafik sorunu kahvaltı masasına yatırılmış. Emniyet Müdürü Tuncay Gönültaş, trafik sorununu otopark yetersizliğine bağlamış. Gönültaş ayrıca Yenişehir’de asayiş konusunda büyük sıkıntılar olmadığını da görüyormuş. Gönültaş öyle göredursun, yıllara göre Yenişehir’deki suç oranları paylaşıldığında gerçek ortaya çıkacaktır.
Yenişehir’de asayiş konusunda sıkıntı olmadığını ‘gören’ Gönültaş ne hikmetse Yenişehir’e Mobese kameralarının da gerekli olduğunu düşünüyormuş. Bunun bütçesi için bir rakam bile söylemiş: 1 milyon TL. Memleketin onca eksiği varken, ilçenin emniyetini sağlamak ve gereğini planlamakla mükellef müdürümüz masa başından kalkmasın diye kameralara ihtiyaç duyuyor. Paradan sıfırlar atıldı atılalı milyonları zikretmek ne kadar da kolaylaştı…
★ ★ ★
Hazır emniyet demişken yaşanmış bir olayı sizlere aktarayım:
İnegöl’de 2010 yılında Sinem isimli bir üniversite öğrencisi kaybolmuştu. Polis cinayete kurban gittiği düşünülen kıza ait hiçbir iz bulamadı, hem de 3 yıl boyunca. Şüpheliler sorgulanıp serbest bırakıldı. O şüphelilerden biri de kızın erkek arkadaşı Emrah A.’ydı. O da serbest bırakıldı. Ama başka bir çete operasyonunda göz altına alınacağını öğrenince intihar etti.
3 yıl boyunca cinayeti çözemeyen polisin imdadına genç kızın Emrah A.’nın arkadaşı Rıfat A.’nın itirafı yetişti. Rıfat A. vicdan azabı çektiğini söyleyerek kızın cesedinin gömülü olduğu yeri gösterdi. Cinayeti polis değil 3 yıl sonra gelen itiraf çözdü ama ödülü polisler aldı. Olayı araştıran ekipteki polislere İnegöl Kaymakamı Aziz İnce tarafından düzenlenen törenle üstün başarı belgesi verildi. Başarı belgesi alan polislerden biri de dönemin İnegöl Emniyet Müdür Yardımcısı Tuncay Gönültaş’tı. İnegöl Kaymakamı Aziz İnce onları ödüle layık görmüştü. Basının önüne geçip pozlar verildi, ödüller alındı. Asayiş berkemaldi…
Kızı cinayete kurban giden ve 3 yıl boyunca kızının izini bulunamayan Şerife Yurdanur ise ödüle tepki göstermişti. Çünkü, polisin kapısını eskitmiş, kanal kanal dolaşıp katillerin bulunmasını istemişti. Haklıydı da. Yakalanıp göz altına alınan ve daha sonra serbest bırakılan şahsın ismini 31 ay ekranlardan bağırdım, polis oralı bile olmadı diyordu. Anne Yurdanur, “Ben kendi çabalarımla kızımı buldum. Ben o şahsın ismini 31 ay ekranlarda bağırdım. Ama benim karşıma yetkili çıkmadı. Hiç kimse bana yardım etmedi. Ben kendi dişimle, tırnağımla kızımın cesedini buldum” diyordu.
Acılı annenin basında yer alan bir de benzetmesi vardı ve şöyle diyordu;
“Adamın biri eşeğini methediyormuş, eşek de eşek olduğunu unutup yaşadığı ahırın damına çıkmış ama kanatları yok. Kanadı olmadığı için de adım atmasıyla aşağı düşmesi bir olmuş. İstedikleri ödülü versinler, Allah her şeyi görüyor. Neyin başarısıymış?”
hangi asayişten bahsediyorsun yenişehirde her salı günü kapkaçtan para kaptıranın haddi hesabı yok. trafik berbat. emniyet müdürü çıksın halkın içine milletin ne sıkıntılar yaşadığını görsün. 1 trilyonluk mobeseyle bu iş çözülecekse o da yapılsın ama sorun mobese olmaması değil.